Konya Gezi Rehberi

Bu içerik en son 24.01.2024 22:02 tarihinde güncellenmiştir.

Türkiye'nin en büyük yüz ölçümüne sahip şehirlerinden birisi olan Konya, İç Anadolu Bölgesi'nde yer almaktadır. Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle turistlerin ilgisini çeken bir şehir olan Konya'nın tarihi, MÖ 3000'lere kadar uzanıyor. Hititler, Frigler, Lidyalılar, Persler, İskender gibi farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan Konya'nın en önemli tarihi dönemi, Selçuklu devrinde yaşanmıştır. Selçuklu Devleti'nin başkenti olan Konya, o dönemde büyük bir kültür ve sanat merkezi haline gelmiştir. Bu dönemden kalan Alaaddin Camii, Karatay Medresesi, İnce Minareli Medrese gibi yapılar hala ayakta durmaktadır ve turistler tarafından ziyaret edilmektedir. Ayrıca Konya, Mevlana Celaleddin Rumi'nin yaşadığı ve öldüğü yer olarak da tarihe geçmiştir.

Konya Nerededir?

Konya, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde konumlanan ve Ankara, Mersin, Aksaray, Niğde, Karaman, Antalya, Isparta, Afyon ve Eskişehir gibi şehirlerle komşu olan bir şehirdir. Tuz Gölü, Türkiye'nin ikinci büyük gölüdür ve tamamen Konya sınırları içerisinde yer almaktadır. Beyşehir Gölü ise Konya-Isparta sınırında, Akşehir Gölü ise Konya-Afyon sınırında bulunmaktadır.

Konya, İç Anadolu Bölgesi'nin iklimine sahip olduğundan dolayı doğal güzellikleri ve tarihi mekanlarıyla turistlerin uğrak noktasıdır. Şehir her yıl pek çok yerli ve yabancı turisti ağırlamaktadır. Ayrıca ziyaretçilerin keyif alabilecekleri eğlenceli aktiviteler de mevcuttur.

Konya, ülkenin merkezi konumunda olduğundan dolayı ulaşım olanakları oldukça fazladır. Özel aracınızla kolaylıkla ulaşabileceğiniz gibi otobüs, uçak veya trenle de ulaşım sağlayabilirsiniz.

— Reklam —

Konya'ya Nasıl Gidilir?

Konya'ya seyahat etmek için havayolu, otobüs, tren veya özel araç kullanabilirsiniz. Havayolu ile seyahat etmek isterseniz, Konya Havalimanı'na ulaşım sağlayabilirsiniz. Bilet fiyatları kalkış noktanıza göre değişebilir ve havalimanına vardıktan sonra şehir merkezine Havaş servislerini kullanarak veya taksileri tercih ederek kısa sürede ulaşabilirsiniz.

Otobüsle seyahat etmek de oldukça kolaydır. Birçok şehirden Konya'ya sefer düzenlenmektedir.

Tren yolculuğu yapmak isteyenler ise Toros Ekspresi veya İç Anadolu Mavi Treni seçeneklerinden yararlanabilirler. Adana, Mersin, Niğde, Konya ve Karaman gibi şehirlerden geçen Toros Ekspresi, Ankara-Konya arasında hizmet veren Yüksek Hızlı Tren ve İstanbul Pendik Tren İstasyonu'ndan kalkan YHT ile Konya Gar'a ulaşabilirsiniz.

Özel araç kullanarak da Konya'ya gitmek mümkündür. Konforlu yollar sayesinde rahatlıkla gerçekleşen seyahatiniz için navigasyon uygulamalarından faydalanabilirsiniz.

Konya'ya Ne Zaman Gidilir?

Konya, karasal iklimin hüküm sürdüğü bir şehir olup, yaz aylarında sıcak ve kış aylarında soğuk ve yağışlı geçmektedir. Yıllık ortalama sıcaklık değeri 11.3°C olan Konya'da en düşük sıcaklık ocak ayında görülmekte ve bu ayda kar yağışı sıklıkla meydana gelmektedir. Şehirdeki sıcaklık değerleri genellikle 1-2°C arasında seyrederken, kışın Konya'yı ziyaret etmeyi düşünüyorsanız, kalın giysilerinizle birlikte kar botu ve eldivenlerinizi de yanınıza almanız önerilir.

Konya, Türkiye'nin en yoğun sis yaşanan şehirlerinden biridir ve aynı zamanda ülkede en az yağış alan illerden biridir. Şehri ziyaret edebileceğiniz en uygun zaman ilkbahar ve yaz ayları olup, nisan ve mayıs aylarında sıcaklık ortalama 15°C civarındadır. Temmuz ve ağustos aylarında ise termometreler 35°C'ye kadar yükselebilmektedir. Çünkü Konya'da gece ile gündüz arasındaki sıcaklık farkı oldukça yüksek olduğundan, yazın bile şehri ziyaret ederken yanınıza kalın giysiler almanızda fayda vardır.

Her yıl 17 Aralık'ta gerçekleştirilen Şeb-i Arus Törenleri, Konya'yı ziyaret etmek isteyenler için unutulmaz bir deneyim sunmaktadır.

Konya Kaç Günde Gezilir?

Konya'yı ziyaret etmek isteyenler için en uygun süre 3-4 gün arasındadır.

Konya'da Gezilecek Yerler

1. Mevlana Müzesi ve Türbesi

Mevlana Müzesi ve Türbesi

Konya'da ziyaret edilebilecek yerler arasında bulunan Mevlana Müzesi, eskiden Mevlana'nın dergahı olan yapı kompleksinde faaliyet göstermektedir ve 1926 yılından beri müze olarak kullanılmaktadır. Bu yapı kompleksi aynı zamanda "Mevlana Türbesi" olarak da anılmaktadır.

Mevlana'nın türbesi olarak bilinen Yeşil Kubbe, kalın sütunlar üzerine inşa edilmiştir ve zamanla eklemeler yapılarak genişletilmiştir. Mevlevi tarikatına mensup olan bazı Osmanlı sultanları sayesinde, türbe özel bir önem kazanmış ve korunmuştur.

Müzenin bahçesi de dahil olmak üzere alanı 6.500 m² iken, sonradan istimlak edilen Gül Bahçesi bölümüyle birlikte toplam alanı 18.000 m²'ye ulaşmıştır. Bahçede yer alan şadırvanın göbeği ise Germiyanoğulları Beyliği tarafından hediye edilmiştir.

Müze girişi ücretsizdir ve her gün açıktır. Ziyaretçiler Mevlana'nın yaşadığı yerleri, eşyalarını, giysilerini ve çalışmalarını sergilenen müzeyi gezebilirler. Açılış saati 09.00, kapanış saati ise 17.00'dir.

2. Çatalhöyük

Çatalhöyük

Çatalhöyük, dünyanın en eski yerleşimlerinden biridir ve ilk tarımcı topluluklardan biri olan sakinleri tarafından iskan edilmiştir. Orta Anadolu'da bulunan Çatalhöyük, Neolitik ve Kalkolitik Çağ'a ait çok geniş bir yerleşim alanıdır ve doğu ve batı olmak üzere yan yana iki höyüktan oluşmaktadır. Batıdaki höyük, Kalkolitik Çağ'da iskan edilirken, doğudaki höyük ise Neolitik Çağ'da yerleşime açılmıştır. Bugünkü Konya şehrinin 52 km güneydoğusunda, Çumra ilçesinin 11 km kuzeyinde, Hasandağı'nın yaklaşık 136 km uzağındaki bu yerleşim yerinde hakim bir konumdadır ve ovadan 20 metre yüksekliğe kadar ulaşan bir yerleşim birimi barındırmaktadır.

Ayrıca, ufak bir yerleşim birimi ve bir Bizans yerleşimi de bulunmaktadır. UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi'ne dahil edilen Çatalhöyük, her gün açıktır ve ücretsiz ziyaret edilebilir. Müze girişi 09:00'da açılırken, kapanış saati 17:00'dır ve gişe kapanış saati 16:30'dur.

3. Konya Tropikal Kelebek Bahçesi

Konya Tropikal Kelebek Bahçesi

Konya'da 2015 yılında hizmete açılan Tropikal Kelebek Bahçesi, bin 600 metrekarelik kelebek uçuş alanıyla Avrupa'nın en büyük ve dünyanın sayılı kelebek bahçelerinden biridir. Toplam kullanım alanı 7 bin 600 metrekare olan bahçenin 3 bin 500 metrekaresi gezi alanıdır.

Tropikal ülkelerden getirilen yaklaşık 10 bin kelebeğin doğal yaşam alanı sunan Konya Tropikal Kelebek Bahçesi, ayrıca farklı hayvan türleriyle birlikte 98 türe ait yaklaşık 20 bin adet bitkiye ev sahipliği yapmaktadır. Bahçede sıcaklık oranı sabit olarak 28 derece ve nem oranı yüzde 80 seviyesinde tutulmaktadır.

Konya gezilecek yerler arasında olan Tropikal Kelebek Bahçesi, pazartesi hariç her gün 09:00 - 17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

4. Karatay Medresesi ve Çini Eserler Müzesi

Karatay Medresesi ve Çini Eserler Müzesi

Karatay Medresesi, Konya'da görülmeye değer bir yerdir ve Anadolu Selçuklu devrinde Emir Celâleddin Karatay tarafından 1251 yılında inşa edilmiştir. Kapalı avlulu medrese grubunda yer alan yapı, beden duvarları taştan, kubbe ve tonozlar tuğladan oluşmuştur ve iç mekânları mozaik ve plaka çinilerle kaplanmıştır. Mimarının Muhammed bin Havlan olduğu düşünülmektedir.

Medresenin girişi doğudan beyaz mermerden yapılmıştır ve Selçuklu dönemi taş işçiliğinin şaheserlerinden biridir. Kapının üzerinde medresenin yapımıyla ilgili kitabeler ve seçme ayetler kabartma olarak işlenmiştir. Karatay Medresesi'nde ayrıca Celâleddin Karatay'ın türbesi de yer almaktadır.

Çini Eserler Müzesi olarak da bilinen Karatay Medresesi, çini işçiliği açısından önemli bir yere sahiptir ve 1955 yılından beri ziyarete açıktır. Müzede Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemine ait birçok çini, seramik, dolaplar, alçı süsleri, çini tabaklar ve kandiller teşhir edilmektedir. Özellikle Kubad-Âbâd Sarayı çinileri dikkat çekicidir. Müze, haftanın her günü ziyarete açıktır ancak pazartesi hariç açıktır. 1 Nisan ve 31 Ekim arasında ziyaret saatleri 09:00 - 19:00'dur ve diğer tarihlerde ise 09:00 - 17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Ayrıca, müze kart geçerlidir.

5. Konya Arkeoloji Müzesi

Konya Arkeoloji Müzesi

Konya'da 1901 yılında kurulan arkeoloji müzesi, Türkiye'nin en eski ikinci arkeoloji müzesidir ve İstanbul Arkeoloji Müzesi'nden sonra açılmıştır. Müzede Neolitik Çağ, Erken Tunç, Orta Tunç (Asur Ticaret Kolonileri), Demir (Frig, Urartu) Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans Dönemine ait birçok eser sergilenmektedir.

Müzede Prehistorik Eserler Bölümü, Demir Çağı Eserleri Bölümü, Roma Çağı Bölümü, Sikke Bölümü olmak üzere dört bölümde eserler sergilenmektedir ve müze bahçesinde de çeşitli eserler görülebilir. Konya Arkeoloji Müzesi ziyaretçilere ücretsizdir ve ziyaret saatleri 09:00 - 17:00 arasındadır.

6. Sultan Selim Camii ve Külliyesi

Sultan Selim Camii ve Külliyesi

Konya'da bulunan Selimiye Camii, Osmanlı döneminde II. Selim tarafından sancak beyi olarak görev yapan bir şehzade için 16. yüzyılda yaptırılmıştır. Mimar Sinan'ın baş mimarlık görevinde olduğu cami, hiçbir otobiyografisinde yer almamaktadır. Yapı, padişah olmasıyla birlikte 1570 yılında tamamlanmıştır ve daha sonra 1685, 1816 ve 1914'te üç kez onarılmıştır.

Çift minareli cami, İstanbul'daki Fatih Camii'nin mimarisine benzer ve tipik bir 16. yüzyıl Osmanlı camisi özelliklerini taşır. Caminin üzeri büyük bir kubbe ile örtülüdür ve revak üzerinde yedi küçük kubbe bulunur. Mihrap mavi mermerden, minber ise beyaz mermerden yapılmıştır.

7. Sahip Ata Vakıf Müzesi

Sahip Ata Vakıf Müzesi

Sahip Ata Külliyesi, Konya'nın en önemli turistik yerleri arasında yer alır ve tarihi eserleri, çinileri, mimarisi ve yapısındaki tarihi önemiyle ziyaretçilerini etkileyen bir müzedir. Selçuklu Devleti'nin ünlü veziri Sahip Ata tarafından yaptırılan külliye, günümüzde restore edilmiş ve koruma altına alınmıştır. Hankah, türbe, cami, dergâh, hamam ve çeşmeden oluşan yapı, özellikle çini sanatıyla öne çıkmaktadır ve İç Anadolu Bölgesi'nin tarihi yerleri arasında da sayılır.

Sahip Ata Müzesi, Konya Arkeoloji Müzesi'nin yanında ve Mevlana Müzesi'ne yürüme mesafesindedir. Konya'nın tarihi dokusundan ilham alan müze, mimari açıdan da önemlidir ve Pazartesi hariç her gün 09:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

8. Kyoto Japon Parkı

Kyoto Japon Parkı

Konya Kyoto Japon Parkı, Türkiye'nin en büyük Japon Bahçesi olarak bilinir ve doğal güzellikleri, yemyeşil bitki örtüsü ve harika manzaralarıyla ziyaretçilerini büyüler. Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından inşa edilen park, Türk ve Japon halkları arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarını pekiştirmeyi amaçlar.

Parkın içinde yer alan sakura ağacı, Japon bahçesi peyzajına uygun bir şekilde kullanılmıştır ve parkın en çarpıcı bitkilerinden biridir. Renkli Malus ve Prunus türleri de parkın bitkilendirmesinde önemli bir rol oynar. Japon akçaağaçları, yol kenarlarındaki çalılar, ibreli ağaçlar ve sarılıcı üzüm gibi bitkiler de parkın etkileyici peyzajında yer alır.

Kyoto Japon Parkı, Konya'da gezilecek yerler listesinde yerel halk için popüler bir rekreasyon alanıdır ve başarılı bir peyzaj tasarımı ve bakımı ile dikkat çeker. Şehir dışından gelenler ise bu güzel bahçenin görüntülerinin akıllarında kalmasını sağlayacak kadar etkileyici bulurlar.

Bahçede bulunan restoran, Japon mimarisi özellikleri taşıyan bir yapıdır ve gölet manzaralı bir terasa sahiptir. Restoran, Konya'daki hem yerli hem de yabancı turistlerin popüler bir durak noktasıdır ve 08:00 ile 23:00 saatleri arasında hizmet vermektedir. Ayrıca bahçede otopark da bulunmaktadır.

9. Alaaddin Tepesi

Alaaddin Tepesi

1941 yılında Türk Tarih Kurumu tarafından yapılan kazılar, Konya'daki Alâeddin Tepesi'nin MÖ 3000'li yıllardan itibaren Erken Tunç Çağı'nda yerleşim yeri olarak kullanıldığını ortaya çıkardı. Daha sonra, tepe Hititlerin kontrolüne geçti ve MÖ 1190'da Hitit Krallığı'nın yıkılmasından sonra Friglerin egemenliği altına girdi. Bu dönemde "Kawania" olarak adlandırılmıştı. Lidyalıların bölgeye hakim olmasından sonra ise Ahameniş İmparatorluğu döneminde Kapadokya satraplığına bağlı bir kent haline geldi.

Alâeddin Tepesi, Konya'nın merkezinde yer alan, tarihi önemi olan yapıları barındıran bir höyüktür. Tepenin üzerindeki Alâeddin Camii ve avlusu, sekiz Anadolu Selçuklu Sultanı'nın mezarları da dahil olmak üzere önemli tarihi yapılara ev sahipliği yapar.

Tepenin oval planı, 450 x 350 metre boyutlarıyla, Konya ovasının batı kenarındaki dağların yamaçlarına yakın bir konumdadır. Şehrin tarihi gelişimi bu yüksek tepenin etrafında şekillenmiştir ve mimari ve arkeolojik mirası Frig döneminden Cumhuriyet dönemine kadar katmanlar halinde barındırmaktadır. Alâeddin Camii ve Alaeddin Köşkü'nü de içeren tepe, günümüzde bir mesire yeri olarak kullanılmaktadır ve çevresi tramvay hattı ile çevrilidir.

10. Alaaddin Keykubat Camii

Alaaddin Keykubat Camii

Alâeddin Camii, Konya'nın Alâeddin Tepesi adlı höyüğünün üzerinde yer alan ve Anadolu Selçuklu Devleti döneminde inşa edilen bir yapıdır. Konya'nın en büyük ve en eski camisidir ve yapımı iki aşamada gerçekleştirilmiştir.

İlk aşama I. Mesud döneminde başlamıştı ancak yerine geçen II. Kılıçarslan'ın caminin avlusuna bir kümbet inşa etmesiyle sona erdi. Yaklaşık 26 yıl sonra, I. İzzeddin Keykavus yapıyı genişletmeye başladı ve ölümünden sonra, yarım kalan inşaatı I. Alaeddin Keykubad'ın saltanatının ilk yıllarında tamamladı.

II. Kılıçarslan'ın caminin avlusunda inşa ettirdiği kümbet, Selçuklu hanedanının çoğunluğunun mezarı olarak kullanılmıştır. I. İzzeddin Keykavus'un başlattığı ikinci kümbet ise tamamlanamadan kalmıştır.

11. Aya Elenia Kilisesi

Aya Elenia Kilisesi

Sille, Konya'nın Selçuklu ilçesine bağlı olan bir yerleşim yeridir ve kent merkezine yaklaşık 7 km uzaklıkta bulunur. İsa'nın doğumundan 327 yıl sonra, Bizans İmparatoru Costantin'in annesi Helen, hac ziyareti sırasında Konya'ya uğrayarak buradaki Hristiyanlar tarafından kullanılan oyma mabetleri görmüş ve Sille'de bir kilise inşa etme kararı almıştır. Kilise, Mihail Arhankolos adına yapılmıştır ve temel atma töreni gerçekleştirilmiştir. Yüzyıllar boyunca onarımlar gören kilise, günümüze kadar ayakta kalmayı başarmıştır.

Kilisenin iç kapısının üzerinde, Yunan harfleriyle yazılmış Türkçe bir tamir kitabesi bulunmaktadır ve kilisenin tarihçesi hakkında bilgi vermektedir. Bu kitabe, 1833 yılına aittir. Ayrıca, aynı kitabenin üzerinde Sultan Abdulmecit döneminde gerçekleştirilen 4. tamiratı belirten üç satırlık bir kitabe daha yer almaktadır.

Sille Kilisesi, pazartesi hariç her gün 09:00-17:00 saatleri arasında ziyaretçilere açıktır.

12. Sille Mahallesi

Sille Mahallesi

Sille, Konya'nın Selçuklu ilçesinde yer almaktadır ve farklı kültürlerin bir arada yaşadığı önemli bir mahalledir. Tarihi dokusuyla turistlerin ilgisini çeken Sille, Frigyalılar'dan günümüze kadar farklı zamanlarda yerleşim görmüştür. Ayrıca, Konya'nın önemli yerleşim yerlerinden biri olmakla kalmayıp Erken Hristiyanlık döneminin ilk merkezlerinden biri olarak da kabul edilmektedir. İstanbul-Kudüs arasındaki hac yolu üzerinde önemli bir durak noktasıdır.

Bugün Sille, Selçuklu ilçesine bağlı bir mahalle olarak hizmet vermektedir. Ayrıca, Konya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu tarafından "kentsel sit alanı" olarak ilan edilmiştir.

13. Konya Atatürk Evi Müzesi

Konya Atatürk Evi Müzesi

Atatürk Caddesi üzerinde bulunan iki katlı tarihi bina, 1912 yılında kesme, moloz taş ve tuğla kullanılarak inşa edilmiştir. Ev, 1923 yılında hazine adına tescil edilmiş ve Vali Konağı olarak kullanılmıştır. Atatürk'ün Konya ziyaretlerinde de kendisine tahsis edilen ev, 1927 yılında Konya Belediyesi tarafından satın alınmış ve Atatürk adına tapuda kaydedilmiştir. 1940 yılında sembolik bir bedel karşılığında Konya Özel İdaresi tarafından satın alınan ev, tekrar Vali Konağı olarak kullanılmış ve 1963 yılına kadar bu şekilde hizmet vermiştir. 1963 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilen bina, "Atatürk Evi-Kültür Müzesi" adı altında ziyarete açılmıştır. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen müze, 17 Nisan 1982 tarihinde "Atatürk Müzesi" olarak yeniden açılmıştır.

Müzenin yapısı, ev olarak kullanılma özelliği göz önünde bulundurularak düzenlenmiştir ve mimari özellikleri bozulmamıştır. Müzede, Konya'nın Kurtuluş Savaşı'ndaki yeri belge ve fotoğraflarla anlatılmıştır. Alt ve üst salonlarda sergilenen panolar ve vitrinler, Atatürk'ün Konya ziyaretleri, notları ve kıyafetleri gibi çeşitli eşyalarla bir bütünlük sağlamaktadır.

Atatürk Müzesi, her gün 09:00-17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır ve ücretsizdir.

14. Meram Bağları

Meram Bağları

Meram, Takkeli Dağ'ın güneydoğu eteklerinde bulunan bir vadiye kurulmuştur. Eski Meram Bağları ise şehrin batısından başlayarak Dere'ye kadar uzanmaktadır ve tarihi boyunca suyu, havası ve bağları ile seyahatnamelerde ve divan edebiyatında sıkça bahsedilmiştir. Ünü bütün dünyaya yayılmıştır ve bugün ormanlarla kaplı güzel bir mesire yeridir. Ayrıca çevresinde çay bahçeleri ve lokantalar da bulunmaktadır.

Meram'da Selçuklu Dönemi'nden kalma yapılardan olan Meram Hamamı, Meram Köprüsü, Tavus Baba Türbesi, Hasbey Mescidi ve Dârü'l-Huffaz gibi tarihi yerleri ziyaret edebilirsiniz. Bu yerler her gün 09:00-23:00 saatleri arasında açıktır ve girişleri ücretsizdir.

15. Tınaztepe Mağarası

Tınaztepe Mağarası

Seydişehir, Konya'da yer alan Tınaztepe Mağaraları dünyanın üçüncü, Türkiye'nin ise en büyük mağarasıdır. 22 km uzunluğu olan bu mağaranın gezilebilen bölümü 1580 metre ve tamamen yatay özelliktedir. Eski taban seviyesi izleri taraça şeklindedir ve bugünkü tabandan 5-7 metre yüksektedir. Doğal köprülerin oluştuğu yerlerde ise eski taban çökmemiştir. Mağara içinde suların hareket ettiği yerlerde kalker tüfleri, travertenler, sarkıt ve dikitler oluşmuştur. Son kısımda göl de mevcuttur.

Tınaztepe Mağarası, fosil bir mağaranın altında bulunan Düden'in morfolojik devamıdır. Kar ve yağmur sularıyla beslenen dere ve yatakları en alt seviyedeki mağaraya ulaşmadan önce şelale ve devkazanı tipi görüntüler ortaya koymaktadır. Michel Bakalowichz tarafından 1968 yılında keşfedilen Tınaztepe Mağarası, astım hastaları için doğal bir tedavi ortamı olduğu bilinen bir mağaradır. Cousteau ve ekibi tarafından yapılan araştırmada da mağaranın 22 km uzunluğunda olduğu tespit edilmiştir.

16. Şems-i Tebrizi Türbesi ve Camisi

Şems-i Tebrizi Türbesi ve Camisi

Mevlana Celaleddin Rumi'nin hayatındaki en büyük değişim, Şems-i Tebrizi ile tanıştığı dönemde gerçekleşti. Şems, Mevlana'nın bakış açısını genişletti ve ona kamil bir halk aşığı olma yolunda rehberlik etti.

Şems-i Tebrizi'nin naaşının bulunduğu kabul edilen sanduka, sonradan kurşun kaplı bir çatı ile örtüldü ve Türbenin kubbesi altında bulunuyor. Hz. Mevlâna'nın düşüncelerinde çok önemli bir yere sahip olan Şems-i Tebrizi'nin Türbesi ve Mescidi, Konya'da en çok ziyaret edilen yerler arasında yer alıyor.

17. Tuz Gölü

Tuz Gölü

Tuz Gölü, Ankara, Konya ve Aksaray illerinin kesiştiği bölgede yer alan ve Türkiye'nin en önemli tuz kaynaklarından biridir. Tuz ihtiyacının yaklaşık %40'ı bu gölden karşılanır. Meteorolojik suların yer altına süzülmesi sonucu oluşan tuz domlarının erimesi ve tektonik hatlar boyunca yüzeye taşınmasıyla gölde tuz oluşur.

Türkiye'nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, çevresindeki platolar arasında geniş bir tektonik çukurluğun en derin noktasında yer alır. Bu çukurluk, Neojen döneminde meydana gelen tektonik hareketler sonucu oluştu. Gölün bulunduğu çukurluk doğu, batı ve güneyden fay hatlarıyla çevrilidir. Kuvaterner döneminde daha az yağışlı iklim koşullarının etkisiyle gölün yüzölçümü küçülmüş, zamanla göl bugünkü halini almıştır.

18. Beyşehir Gölü

Beyşehir Gölü

Beyşehir Gölü, Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olup Konya ve Isparta illeri sınırları içerisinde Göller Yöresi'nde yer alır.

Göl, batısında ve güneyinde Toros Dağları, doğusunda volkanik Erenler Dağı ve kuzeybatı ile güneydoğu yönünde Sultan Dağları ve Anamas Dağı tarafından çevrilmiş tektonik bir çukurlukta bulunur.

19. Kilistra Antik Kenti

Kilistra Antik Kenti

Konya'nın Meram ilçesine bağlı Hatunsaray (Lystra) Beldesi Gökyurt Köyü içerisinde yer alan Kilistra Antik Kenti, Helenistik ve Roma dönemleri boyunca yoğun bir yerleşim alanı olarak kullanılmıştır. Erken Hristiyanlık Dönemi'nde hızla büyüyen Kilistra, MS VI-XIII yüzyıllar arasında Kapadokya tarzı mimari dokulara sahip olmuştur.

Konya'da gezilecek yerler arasında bulunan Kilistra Antik Kenti, tarihi Kral Yolu (Via Sebaste) üzerinde yer almaktadır. Stratejik öneme sahip olan Lystra, İmparator Augustus tarafından Roma İmparatorluğu'nun güney sınırına askeri koloni merkezi olarak kurulan beş şehirden biridir. Aziz Paulus ve Barnabas tarafından yeni vaaz edilen dine çoğunlukla Lystra halkı katılmıştır.

Kilistra, Aziz Paulus'un yaşamında önemli bir yere sahip olduğu gibi, kiliseler, şapeller, manastırlar, gözetleme kuleleri, sığınaklar, antik yollar, mahalleler, seramik atölyeleri gibi değerli örnekleriyle de mimari açıdan ön plana çıkmaktadır.

Gökyurt köyünde yer alan ve Konya - Hatunsaray asfalt yolu ile ulaşılabilen Kilistra, Azîze Theakla'nın yanı sıra Timoteos adlı Musevi ailenin çocuğunu da kurtaran Aziz Paulus'un en seçkin yardımcılarından biridir.

20. Nasreddin Hoca Türbesi

Nasreddin Hoca Türbesi

Akşehir'de defnedilen Nasreddin Hoca'nın mezarının çevresi daha sonra türbe haline getirilmiştir. Türbe, iki baldaken kısımdan oluşmakta ve piramit külah ile kapatılmıştır. Dönem dönem tamirat gören ve 1906 yılında Konya Valisi Faik Bey tarafından önemli bir tamirattan geçirilen türbede, Nasreddin Hoca'nın soyundan gelenler görevlendirilerek vergiden muaf tutulmuş ve maaşa bağlanmışlardır.

Türbenin içerisinde, Nasreddin Hoca'nın yanı sıra I. Mehmed'in kızı Habibe'nin de mezarı bulunmaktadır. Birinci Anadolu beylikleri döneminde yapıldığı tahmin edilen türbe, 1878 yılında 12 sütunun taşıdığı piramit külahla kapatılmıştır. Türbenin önemli bir tamirat geçirdiği 1906 yılında Konya Valisi Faik Bey tarafından onarılmış ve bu onarım için bir kitabe koydurulmuştur.

Ayrıca bu içerikler de ilginizi çekebilir

Konya'nın Meşhur Yemekleri ve Yeme - İçme Mekanları

Bu içeriği paylaş

Yorumlar (0)

Bu içeriğe henüz yorum yapılmamış.

İlk yorumu sen yapmak ister misin?

Yorum Yazın