Ayasofya, İstanbul

Bu içerik en son 24.01.2024 22:02 tarihinde güncellenmiştir.

Ayasofya Camii, İstanbul'un en çok ziyaret edilen tarihi mekanlarının başında geliyor. 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine seçilen Ayasofya, İstanbul'da gezilecek yerler listemizin de başında geliyor.

Ayrıca bu içerikler de ilginizi çekebilir

İstanbul Gezi Rehberi

Tarihi M.S. 337 yılına dayanan Ayasofya, her yıl 2 milyondan fazla ziyaretçiye kapılarını açıyor. Kelime anlamı olarak "Kutsal Bilgelik" anlamına gelen Ayasofya, sanat ve mimarlık tarihi açısından da dünyanın en önde gelen anıtlarından biri olarak görülüyor.  Ayasofya, müze olduğu dönemde dünyanın en çok ziyaret edilen müzeleri arasındaydı.

Ayasofya Ne Zaman Yapıldı

Aslında günümüz Ayasofya'sı, aynı yere inşa edilen üçüncü yapıdır.

  • İlk Yapı: Hristiyanlığı imparatorluğun resmi dini ilan eden Bizans'ın ilk imparatoru I. Constantinus tarafından başlattırılan Ayasofya inşaatı, 337 ile 361 yılları arasında tahtta olan oğlu II. Constantius tarafından tamamlanmış ve açılışı 15 Şubat 360 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Bazilika planlı ve ahşap çatılı olarak yaptırılan yapı Arcadios döneminde 404 yılında isyancılar tarafından yakılmıştır.
  • İkinci Yapı: 415 yılında II. Theodosios tarafından benzer bir planla yeniden yaptırılmış ve 415-532 yılları arasında İstanbul'un en büyük kilisesi olmuştur. 532 yılında İmparator Justinianus'a karşı Nika isyanı sonucunda tekrar yakılmış ve kalıntıları temizlenmiştir.
  • Üçüncü Yapı: İmparator Justinianus, dünyanın en büyük kilisesi olarak Ayasofya'yı 5 yıl gibi kısa bir sürede aynı yere yeniden yaptırmış ve yapımı tamamlanan Ayasofya Kilisesi'ni 27 Aralık 537'de büyük bir törenle ibadete açmıştır.

Ayasofya Ne Zaman Cami Oldu

Fatih Sultan Mehmet, 1453 yılında İstanbul'u fethettiğinde, şehrin en büyük dini yapısı olan Ayasofya'yı camiye çevirmiş, yenilenmiş ve istinat duvarlarıyla sağlamlaştırılmıştır. Ayasofya'daki en kapsamlı onarım 16. yüzyılda Mimar Sinan tarafından yapılmış ve bu dönemde yapıya destekleme duvarları ve minareler eklenmiştir.

Hristiyan ve İslam unsurlarını bir arada görebileceğiniz Ayasofya, 1 Şubat 1935'te müzeye dönüştürülmüş, Mustafa Kemal Atatürk ve Bakanlar Kurulu kararıyla ziyarete açılmıştır.

2020 yılında yeniden ibadete açılan Ayasofya bugün cami olarak hizmet veriyor.

— Reklam —

Ayasofya Nerededir

İstanbul'un kalbi olan Ayasofya, Fatih semtinin Sultanahmet semtinde yer alıyor.

Konum bilgisi için tıklayın.

Ayasofya'ya Nasıl Gidilir

Ayasofya'ya ulaşmak için en pratik yol Bağcılar - Kabataş tramvay hattını kullanmaktır.

Tramvay'dan Sultanahmet veya Gülhane duraklarından birinde inebilirsiniz çünkü Ayasofya Camii iki durağın tam ortasında yer alıyor. Müzenin iki durağa olan mesafesi neredeyse aynı ve yaklaşık 200 metre.

Anadolu yakasından gelenler ise Kadıköy veya Üsküdar'dan Eminönü'ne vapura binerek tramvay hattına ulaşabilirler.

Ayasofya Giriş Ücreti

Ayasofya müze iken girişte ziyaretçilerden ücret alınıyordu. 2020 yılında cami olarak ibadete açılmasıyla birlikte girişler artık ücretsiz. Günümüzde cami olarak hizmet veren Ayasofya, eskiden olduğu gibi turistler tarafından da ziyaret edilebilmektedir.

Ayasofya Ziyaret Saatleri

24 Temmuz 2020 tarihinde cami olarak yeniden açılan Ayasofya Camii günün 24 saati ziyarete açıktır. Hafta içi ve hafta sonu da dahil olmak üzere istediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz.

Ayasofya için Ne Kadar Zaman Ayırmalıyım

Ayasofya'nın mimarisini, yapısını, mozaiklerini, imparatorluk kapısını, üst galerilerini görmek ve detaylı incelemek için en az 1.5 saatinizi ayırmalısınız.

Ayasofya'da Görülmesi Gerekenler

Ayasofya'nın tarihi geçmişinde 916 yıl kilise, 482 yıl cami olarak kullanılmıştır. (halen camii olarak kullanılıyor) Bu durum göz önünde bulundurulduğunda bu yapının kutsal bir tapınak olduğu unutulmamalı ve tarihi kimliğine uygun olarak ele alınmalıdır.

Ayasofya'nın giriş kapısından daha ilk adımınızı attığınızda büyük bir hayranlık yaşayacağınıza şüphe yok.

Sütun ve Mermerler

Ayasofya - Sütunlar

Justinianus, kilisenin yeniden inşası için imparatorluğun birçok farklı yerinden malzemeler talep etti ve eski yapıların işlenmiş malzemelerini de topladı. Bunun üzerine Mısır'daki Heliopolis'ten sekiz büyük kırmızı sütun getirildi. Batı Anadolu Efes'teki Artemis Tapınağı'ndan, Kyzikos'tan ve Suriye'deki Ba'lebek'ten sütunlar getirildi. Bunların dışında farklı bölgelerden de farklı tür ve renklerde mermerler buraya taşınmıştır.

Kubbe ve Melek Tasvirleri

Ayasofya - Kubbe ve Melek Tasvirleri

Ayasofya'nın kubbesinin boyutları bir kilise için alışılmadık derecede büyüktür. Ana mekânı kaplayan kubbenin yerden yüksekliği 55.60 metre, çapı kuzey-güney yönünde 31.87 metre, doğu-batı yönünde ise 30.86 metredir. Kubbenin depremlerde kolayca yıkılmaması için Rodos toprağından özel olarak üretilmiş hafif ve sağlam tuğlalar kullanılmıştır.

Kubbenin her köşesinde, Tanrı'nın cennetteki tahtını koruduğuna inanılan Seraphim'in melekleri tasvir edilmiştir. Doğu kısmındaki melek tasvirleri mozaikten yapılırken Batıdakiler ise Doğu Roma Dönemi'nde hasar gördükleri için fresk olarak yenilenmiştir. Melek tasvirleri Osmanlı Dönemi'nde kapalıydı.

İstanbul'un fethi ile birlikte Ayasofya camiye dönüştürülmüş ve İslami bir mabet atmosferi oluşturmak için birçok İslami motif eklenmiştir. Bunlardan en önemlisi elbette Ayasofya'nın kubbesinde yazılı olan “Allah göklerin ve yerin nurudur” ayetidir. (Nur Suresi, 35. ayet) Hattat Kadıasker, Mustafa İzzet Efendi'nin eseridir. Sultan Abdülmecid döneminde yaptırılmıştır.

İmparatorluk Kapısı

Ayasofya - İmparatorluk Kapısı

Sadece İmparator ve yakınındakiler tarafından kullanıldığı için İmparatorluk Kapısı olarak adlandırılan kapı, Ayasofya'da iç narteksten ana mekana geçişi sağlar. Ayasofya'nın en büyük kapısıdır ve meşe ağacından yapılmıştır. Bronz çerçeveli e 7 metre yüksekliğinde dir. 6. yüzyıla tarihlenen kapının kanatları bronz levhalarla kaplıdır. Doğu Roma kaynaklarında Nuh'un Gemisi'nin ağaçlarından yapıldığı iddia edilmektedir.

VI. Leon Mozaiği

Ayasofya - VI. Leon Mozaiği

10. yüzyıla tarihlenen mozaik, İmparatorluk Kapısı üzerinde yer alıyor. Sahnenin ortasındaki İsa tasviri sol elinde açık bir İncil tutmaktadır. Sağ eliyle ayaklarının dibinde kendisine secde ederken tasvir edilen İmparator VI. Leon'u (816-912) kutsar. Mozaiğin sağ tarafında madalyon içinde Cebrail tasviri, solda ise madalyon içinde Meryem tasviri yer almaktadır.

Apsis Mozaiği

Ayasofya - Apsis Mozaiği

Apsis Mozaiği, Ayasofya'nın doğu ucunda, apsisin yüksek bir noktasında yer alıyor. Mücevherlerle süslü bir tahtta oturan Meryem Ana'yı kucağında çocuk İsa'yı tutarken tasvir edilmiştir. 29 Mart 867'de Patrik Photius mozaiğin açılışını yaptı. Muhtemelen daha önce hasar gören ve tahrip olan mozaik, 14. yüzyılda restore edilmiştir, altın arka plan 9. yüzyıldan kalan orijinaldir.

Sunu Mozaiği

Ayasofya - Sunu Mozaiği

İç narteksin güneyinde, Güzel Kapı'nın üzerinde yer alan Sunu Mozaiği, İmparatorluk ve ailesi tarafından kullanılan tören kapısında bulunuyor. Fossati tarafından 1849 yılında Ayasofya'nın restorasyonu sırasında ortaya çıkarılmıştır. Altın mozaiklerle yapılan panonun ortasında Meryem Ana ve kucağındaki çocuk İsa tasvir edilmiştir. Meryem Ana'nın sol tarafında Konstantinos, Konstantinopolis'i simgeleyen bir figürle, sağ tarafında ise Ayasofya'yı simgeleyen bir figür ile Justinianus tasvir edilmiştir. Burada imparatorların şehri ve kiliseyi, şehri ve kiliseyi korumak için Meryem'e hediye ettikleri anlatılır.

Tympanon'daki Patrik Mozaikleri

Ayasofya - Tympanon'daki Patrik Mozaikleri

Yapılış tarihleri ​​kesin olarak bilinmeyen mozaiklerin 9. veya 10. yüzyıllarda yapıldığı düşünülüyor. Mozaikler yapının kuzey yönünde tympanon duvarlarında yarım kemerli nişlerde yer almaktadır. Tasvir edilen patrik figürlerinden sadece üçü iyi korunmuş durumda günümüze ulaşmıştır. Birinci nişte Konstantinopolis Patriği Genç Ignatios, dördüncü nişte Konstantinopolis Patriği St. Ioannes Khrysostomos, altıncı nişte ise Antiocheia Patriği St. Ignatios Theophoros yer almaktadır. Yedinci nişte tasvir edilen figürün Athanasius olduğu düşünülmektedir.

Viking Yazısı

Ayasofya - Viking Yazısı

Ayasofya'da "Viking Yazısı"nın ne işi var dediğinizi duyar gibiyiz...

9. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen bu yazı güney galerinin orta bölümündeki mermer korkulukların üzerinde yer alıyor. "Halvdan buradaydı" yazan metnin Doğu Roma'da orduda çalışan bir paralı Viking askeri tarafından yazıldığı düşünülüyor.

Bu içerik hazırlanmaya devam ediyor.

Bu içeriği paylaş

Yorumlar (0)

Bu içeriğe henüz yorum yapılmamış.

İlk yorumu sen yapmak ister misin?

Yorum Yazın