Tokyo Gezi Rehberi
Bu içerik en son 23.02.2024 23:03 tarihinde güncellenmiştir.
Tokyo veya resmî adıyla Tokyo Metropolü, Japonya'nın başkenti ve prefektörlüklerinden biridir. Yüzölçümü 600 km² olup, 37 milyon nüfuslu megapol bir bölge olan Tokyo dünyanın en büyük kentidir. Tokyo aynı zamanda son yapılan araştırmalara göre dünyada yaşamın en pahalı olduğu 10 kentler arasında bulunuyor.
Tokyo'nun özellikle kültür, sanat ve sosyal yaşam açısından çok renkli ve heyecan verici bir kent olduğunu söylersek yalan olmaz. Kentin güvenlik sorununun olmaması gece geç saatlere kadar rahatça gezmeye imkan tanıyor.
Ayrıca bu içerikler de ilginizi çekebilir
Tokyo Nerededir
Japonya, Doğu Asya'da, Büyük Okyanus'ta konumlanan bir ada ülkesidir.
Tokyo, ülkeyi oluşturan adalardan Honşu'nun orta kesiminde, Tokyo Körfezi kıyısında yer almaktadır.
Tokyo'ya Ne Zaman Gidilir
Tokyo gezisi için en iyi zaman Mart-Nisan ve Eylül-Ekim-Kasım aylarıdır.
Hem İlkbaharda hem de Sonbaharda eşsiz görüntüler sizleri bekliyor. Ancak tahmin edeceğiniz gibi bu sezonların bilet fiyatları da biraz daha pahalı olacaktır.
— Reklam —
Japonya Vize İstiyor Mu
Size sevindirici bir haberimiz var. Japonya'ya giderken vize almanız gerekmiyor. Yani isterseniz gidip 90 gün kalıp dönebilirsiniz.
Tokyo Gezilecek Yerler
1. Meiji Tapınağı
Meiji Tapınağı 70 hektarlık bir alanı kaplayan bir ormanda yer almaktadır. Bu orman alan tapınak kurulduğunda Japonya'nın her yerinden insanlar tarafından bağışlanan 365 farklı türden 120.000 ağaçtan oluşmaktadır. Orman birçokları tarafından Tokyo'nun merkezinde rekreasyon ve dinlenme alanı olarak görülür. Tapınak Naien ve Gaien olmak üzere iki bölgeye ayrılmıştır.
Naien bünyesinde kraliyet hazinesi muhafaza ediliyor. Gaien ise imparatorların yaşamını betimleyen duvar kâğıtlarının sergilendiği resim galerisi ile çok amaçlı spor kompleksine ev sahipliği yapıyor.
2. Sensoji Tapınağı
Bir budist tapınağı olan Sensoji Tapınağı, Asakusa'da yer almakta olup Tokyo'nun en eski tapınağıdır.
Renkli mimarisi ve tarihi önemi nedeniyle Kuzey Tokyo'nun en önemli cazibe merkezi olarak gösterilen tapınak, yıl boyunca çeşitli etkinliklere sahne oluyor.
3. Tokyo Kulesi
Dünyanın en önemli 20 yapısı arasında gösterilen Tokyo Kulesi, II. Dünya Savaşı sonrasında Japonya'nın yakaladığı hızlı yükselişin bir simgesi. 333 metre yüksekliğe sahip olup kendinden destekli çelik kuleler içerisinde dünyanın en büyüğüdür.
Fransa'nın başkentinde bulunan Eiffel Kulesi ilham alınarak tasarlanan ve 2012 yılına kadar ülkenin en yüksek yapısı olan Tokyo Tower, 1958 yılında ziyarete açılmıştır. Yapı ve şekil olarak da Eiffel Kulesi'ne oldukça benzeyen bu yapı ilham kaynağı Eiffel'den farklı olarak turuncu ve beyaz renklere sahiptir.
Televizyon yayınlarının geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan Tokyo Tower içerisinde aynı zamanda 2 adet seyir terası bulunuyor. Ana seyir terası 150 metre yükseklikte olup oldukça güzel bir manzaraya sahiptir. Üst teras ise 250 metre yükseklikte olup kenti detaylı bir şekilde gözlemlemek isteyenler için tasarlanmıştır.
Eğer vaktiniz varsa içerisinde restoran ve hediyelik eşya dükkanları ile beraber One Piece Tower adında bir eğlence parkı bulunan kulenin alt bölümündeki Foot Town'ı da ziyaret etmek isteyebilirsiniz.
4. Tokyo İmparatorluk Sarayı
Japon imparatorunun gösterişli ikametgahı olan İmperial Saray, şehir merkezinde mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Hendekler ve taş duvarlarla çevrili Saray ve geniş bahçeleri oldukça nefes kesici.
Saray, 15. yüzyılda Şogu'nun ikamet ettiği eski bir kalenin bulunduğu alanı işgal etmektedir. 19. yüzyılda, İmparator Meiji kraliyet hanesini Kyoto'dan Tokya'ya taşıyınca burası kraliyet ailesinin mülkü olmuştur. Binaların çoğu İkinci Dünya Savaşı'nda tahrip edildiğinden dolayı, bugün saraydan kalan şeylerin çoğu sadece 50 yıllıktır.
Sarayın güzel bahçeleri, her an ücretsiz erişim imkanı ile 1968 yılında halka açılmıştır. Özellikle ilkbahar mevsiminde, kiraz çiçekleri açtığında görülmeye değerler.
Sarayın iç bölümüne ise sadece 2 Ocak (yeni yıl kutlaması) ve 23 Aralık (imparatorun doğum günü) tarihlerinde kısıtlı sayıda ziyaretçi giriş yapabiliyor.
5. Ginza District
Ginza, Tokyo'nun popüler lüks alışveriş bölgesi olup sayısız uluslararası mağaza, butik, restoran ve kahvehaneye ev sahipliği yapmaktadır. Semt dünyanın en lüks alışveriş bölgelerinden biri olarak görülmektedir ve tüm dünyadan ziyaretçileri çekmektedir.
Merkezindeki dükkânların 1 metrekaresi için 10 milyon Yen'den fazla değer biçilen bölge, 1612'den 1800 yılına kadar gümüş paraların basıldığı bir darphaneye ev sahipliği yapıyormuş. Bölgenin ismi de zaten Türkçede "gümüş darphanesi" anlamına geliyor. 1923'te meydana gelen Büyük Kanto Depremi sonrasında günümüzdeki görünümünü kazanmaya başlayan yerleşim bölgesinde alışveriş yapmak isterseniz Ginza Wako, Ginza Six veya Tokyu Plaza Ginza‘yı ziyaret edebilirsiniz.
6. Shibuya
Shibuya, Tokyo'nun en hareketli, en popüler, en kalabalık ve en turistik noktalarından birisi. Shibuya için; Tokyo denildiğinde gözünüzün önünde canlanan görüntünün canlandığı yer diyebiliriz.
En ünlü ve mutlaka görmeniz gereken noktası tartışmasız Shibuya Crossing. 5-6 tane yaya geçidinin kesiştiği ve en kalabalık saatlerinde yüzlerce insanın aynı anda karşıdan karşıya geçtiği bir yaya geçidi. Şöyle bir bakmakla kalmayın, karşıdan karşıya da geçin ve kendinizi bir zombi istilasının parçası gibi hissedebileceğiniz bu deneyim yaşayın. Özellikle iş çıkış saatlerinde çok daha fazla kalabalık olduğunu söylemeye bile gerek yok.
Bu bölgeye hava karardıktan sonra gitmek de bir alternatif. Shibuya Crossing'in oradan başlayarak caddeleri ve kalabalığı takip edip neon tabelaların arasında girebildiğiniz kadar sokağa dalarak Tokyo'da olduğunuzu iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.
7. Ueno Parkı ve Tokyo Ulusal Müzesi
Ueno Parkı, sınırları içerisindeki müzeler nedeniyle günümüzde kültür turlarından hoşlanan gezginlerin şehirde ziyaret ettikleri en önemli cazibe noktaları arasında sayılıyor. Mart sonu veya nisan başında giderseniz, binin üzerinde ağaçta açan kiraz çiçeklerinin oluşturduğu nefes kesici manzaraya şahit olabilirsiniz.
Ueno Parkı'ndan çıktıktan sonra hemen ilerdeki Tokyo Ulusal Müzesi'ne gidebilirsiniz. Burası çok büyük olmayan 2 katlı bir müze. Japonya tarihi, geleneksel Japon kıyafetleri gibi konularda kısa sürede bilgi sahibi olmak için gezmenizi öneririz ve Ueno Parkı'na gitmişken Tokyo Ulusal Müzesi de görülmeli.
8. Yoyogi Park
Meiji Tapınağı'na ev sahipliği yapan Yoyogi Park, kentin karmaşasından uzaklaşmak ve doğa sporları ya da piknik yaparak keyifli vakit geçirmek isteyen gezginlerin uğrak yeri. Park, özellikle ilkbahar mevsiminde kiraz çiçeklerinin oluşturduğu göz alıcı güzellikteki manzarayı fotoğraflamak isteyenleri kendisine çekiyor. Çeşitli noktalarında yer alan göletler ise park bünyesindeki canlı çeşitliliğinin artmasına katkıda bulunuyor.
9. Akihabara Electric Town
Japon çizgi romanları, anime ve manga seven biriyseniz Akihabara Electric Town'da adeta cennete düşmüş gibi hissedeceksiniz. Burası anime karakterlerinin devasa posterlerini ya da anime kostümleri giymiş sevimli Japonları gördüğünüzde izlediğiniz o animelerin içerisine girmiş gibi olacağınız bir yer.
Akihabara, çizgi roman sevenlere hitap eden bir yer olmanın yanında elektronik eşyaların her çeşidini bulabileceğiniz bir elektronik merkezi.
Teknolojide lider elektronik markalarının zengin çeşitliliğiyle karşılaşacağınız Akihabara Electric Town'ın çok katlı mağazalarında (Yamada Denki, Sofmap, Akky ve Laox gibi) dilediğiniz ürüne kolayca ulaşabilirsiniz. Ancak satın almayı planladığınız ürünlerin ülkemizdeki elektrik altyapısı ile uyumlu olup olmadığına dikkat etmelisiniz. Aksi halde getirdiğiniz ürünleri ülkemizde kullanamayabilirsiniz.
10. Tsukiji Balık Pazarı
Tokyo gezinizde mutlaka uğramanız gereken bir diğer yer: Tsukiji Balık Pazarı.
Tsukiji bölgesinde bulunan restoranlar Tokyo'nun en güzel, en lezzetli suşilerini hazırlamaktalar ve Tsukiji Balık Pazarı'nı ziyaret ettiğinizde göreceksiniz ki; yerel halktan ziyade restoranlar ve gastronomi tutkunları burayı daha çok ziyaret ediyor. Taze deniz mahsullerinin satıldığı bu pazarda açık arttırmalar sizi oldukça fazla şaşırtacaktır. Kimi zamanlar restoran sahiplerinin girdiği açık artırmalarda rekor fiyatlar ortaya çıkmaktadır.
11. Odaiba
Sonradan doldurma yapay bir ada olan Odaiba, Güney Tokyo'da yer almaktadır. Zamanında (1603-1867 arasındaki Edo döneminde) şehri deniz saldırılarından korumak için inşa edilen bu bölge, artık her yıl milyonlarca turisti ağırlayan kalabalık bir semt haline gelmiştir.
Odaiba bölgesinde Rainbow Bridge, Aquacity Odaiba ve Decks Tokyo Beach bölgelerine kesinlikle gezilmesi gereken yerler. Bu bölgedeki müzeler ise Telecom Center Area bölgesinde bulunmaktadır. Deniz Bilimleri müzesi başta olmak üzere birçok müze ziyaretçilerini beklemektedir.
Palette Town bölgesine giriş yaptığınızda ise sizleri dev bir dönme dolap karşılayacaktır. Bu dönme dolap ada manzarasını görmek için en ideal yerlerden birisidir. Aynı zamanda Toyota Mega Web Fabrikasını ziyaret ederek firmanın en son ürettiği araçları görme hatta deneme sürüşü yapabilme fırsatına sahip olabilirsiniz. Son olarak ise Venus Fort içerisinde yine bölgeye özgü alışveriş merkezlerinde vakit geçirebilirsiniz.
12. Tokyo Metropolü Hükûmeti Binası
Tokyo Metropolü Hükûmeti Binası; Tokyo Gezilecek Yerler listenizin belki de ilk sırasında olması gerekmekte. 2007 yılında Midtown Tower tamamlanana kadar şehirdeki en yüksek bina olan Tokyo Metropolü Hükûmeti Binasının toplam yüksekliği 243 metredir. Binanın hem Kuzey hemde Güney bölümünde birer kule bulunuyor. Ziyaretçiler her iki kule de bulunan gözlem teraslarına çıkarak şehri izleme keyfine sahip olabiliyorlar. Ücretsiz giriş yapılabilen bu gözlem terasları gün içerisinde gezginlerin akınına uğruyor.
202 metre yüksekliğe sahip gözlem teraslarından havanın iyi olduğu günlerde tüm şehri ayrıntıları ile görebilirsiniz. Gözlem terasına çıkan kişiler başta Fuji Dağı olmak üzere Tokyo Tower, Meiji Tapınağı, Tokyo Skytree, Tokyo Dome gibi önemli birçok yeri kuşbakışı olarak izleyebiliyor.
Kuzey bölümündeki gözlem terası gece yarısı da ziyarete açıktır. Bu sayede gezginler Tokyo'nun akşam manzarasını da izleme fırsatına sahip olabiliyor.
Gözlem teraslarına çıkmadan önce Tokyo Metropolü Hükûmeti Binasının ikinci katında bulunan turizm ofisine giderek Japonya ve Tokyo hakkında çok ilginç bilgilere sahip olabilirsiniz.
13. Kabukicho
Japonya'nın en ünlü bölgelerinden birisi olan Kabukicho (Kırmızı Fener Bölgesi) yetişkinlere yönelik sunmuş olduğu eğlence fırsatları ile ön plana çıkıyor.
Kökeni Edo Dönemine kadar giden bu bölgenin ismi Kabuki tiyatrosundan gelmektedir. İçerisinde Tokyo Metropolü Hükûmeti Binasının da bulunduğu Shinjuku Mahallesinde bulunan bu bölge restoran, gece kulübü ve barlarıyla ön plana çıkıyor. Heyecan peşinde iseniz Pachinko adı verilen eğlence merkezlerinde slot makine deneyimlerine de katılım gösterebilirsiniz.
Kabukicho sadece yetişkinlere yönelik değil aynı zamanda aşk yaşamak isteyen çiftler için de özel fırsatlar sunmaktadır. Aşk Otellerinde güzel vakit geçiren kişiler farklı eğlenceler aramak istiyorlar ise Peep Show etkinliklerine katılım gösterebilirler.
14. Nakamise
Tokyo'nun hatta Japonya'nın en eski alışveriş caddelerinden birisi olan bu caddede sonsuz alışveriş keyfi yaşayabilirsiniz.
Nakamise Caddesi, Sensoji Tapınağının hemen bittiği yerden başlamaktadır. 200 metre kadar uzunluğa sahip olan cadde Edo Döneminden beri aktif olarak kullanılmaktadır. İçeriği çok fazla değişmeyen bu caddede toplamda 54 adet dükkanı bulunuyor. Batı tarafa doğru ilerlediğinizde ise sizleri 35 adet işletme daha karşılayacaktır.
Toplamda 89 dükkana sahip olan Nakamise caddesinde gezginler en çok Japon şekerleme çubuklarına ilgi gösterilmektedir. Bununla birlikte Uğur getirdiği düşünülen birçok biblo, tahta terlik ve farklı anlamlara gelen maskeler satın almayı beklemektedir. Hiçbir ürün almasanız bile ortamın atmosferi bile sizleri etki altına almaya yetecektir.
15. Roppongi
Tokyo'ya ilk kez geldiyseniz ve zengin eğlence olanakları arıyorsanız Roppongi bölgesine gidebilirsiniz. Altı Ağaç anlamına gelen Roppongi yabancı dostu ortama sahip olmasından dolayı yerel halktan ziyade ağırlıkla yabancı ağırlıklı bir nüfusa sahiptir.
Roppongi bölgesinin etrafında Akasaka, Azabu ve Hiroo bölgeleri yer almaktadır. Bu bölgeler ağırlıkla dış temsilciliklerde çalışan kişilere ev sahipliği yapmaktadır. Tokyo Midtown, Roppongi Hills gibi bölgeler üst düzey kentsel dönüşümler sayesinde bir hayli gelişmiş ve değişmiştir.
Roppongi bölgesi önceden çok fazla ilgi gören bir bölge değildi. Zamanla bu bölgeye yapılan yatırımlar bölgenin değerlenmesini sağlamıştır. Sırası ile açılan butikler, lüks konut ve oteller ve eğlence mekanları burayı yaşam merkezine dönüştürmüştür.
Roppongi kadar gelmişken bu bölgede bulunan Suntory Sanat Müzesi, Mori Sanat Müzesi ve Ulusal Sanat Merkezi'ni ziyaret etmek isteyebilirsiniz.
16. Harajuku
Shibuya ve Shinjuku arasında yer alan Harajuku her amaca yönelik fırsatları bünyesinde barındıran bir bölgedir. Eğlenmek isteyenlere en güzel eğlence merkezlerini sunan Harajuku, yeme içme isteyen kişilere ise her bütçeden restoranlar sunmaktadır. Aynı zamanda alışveriş konusunda da oldukça iddialı olan bu bölgeden eliniz boş çıkmanız neredeyse imkansızdır. Harajuku içerisinde sizleri daha çok Takeshita Caddesi içerisinde vakit geçirmek isteyebilirsiniz.
Gerek görünümü gerekse içeriği ile Fransa'da bulunan Şanzelize caddesine benzeyen bu cadde üzerinden irili ufaklı yüzlerce hediyelik eşya dükkanı bulunuyor.
Harajuku, Tokyo'nun kültürel anlamda en zengin mekanlarından birisidir. Bu bulvara kadar gelmişken Nezu Müzesi, Togo Tapınağı ve NHK Studio Park gibi merkezleri de ziyaret etmenizi öneririz.
17. Takeshita Caddesi
Tokyo'nun yerel gençlerinin vakit geçirdiği bu caddeyi kesinlikle gezi listenize eklemenizi öneriyoruz.
Takeshita Dori olarak da adlandırılan Takeshita Caddesinin yaya yolu ortalama olarak 400 metredir. Üzerinde sayısız mağaza, butik, restoran ve kafenin bulunduğu cadde özellikle genç kesim tarafından ziyaret ediliyor.
Takeshita Caddesinde bulunan işletmeler tamamen popüler kültür odaklı içeriklere sahip. Sadece bu caddede dolaşmak bile Japon yerel kültürünü tanımanız için yeterlidir.
Hafta sonları caddeye giren kişiler buranın aşırı yoğun olduğunu görecekler. Eğer kalabalıktan hoşlanmıyorsanız hafta içi gündüz saatlerinde uğramanızı öneririz. Aksi halde yoğun bir kalabalık sizleri karşılayacaktır.
18. Tokyo Disneyland
Tokyo'da açılan bu eğlence merkezi, Amerika Birleşik Devletleri dışında açılan ilk Disneyland olma özelliği taşıyor. Kuruluşu sırasında Florida ve Kaliforniya'da bulunan tema parklardan ilham alınmıştır.
Tokyo Disneyland dekorasyonu her yıl değişmektedir. Her yıl bir tema beğenilerek o temaya uygun tasarımlar kullanan eğlence merkezi, yaşanılacak deneyimleri her zaman daha da üst kademeye taşımak istiyor.
Her yaş grubundan insana eğlence seçenekleri sunan Tokyo Disneyland içerisinde eğlence seçeneklerinin yanı sıra alışveriş mekanları, yeme ve içme mekanları da sunuluyor.
Tokyo Disneyland içerisinde bulunan Tomorrowland uzay ve gelecek ile ilgili çok değişik içeriklere sahiptir. Ayrıca Toontown içerisinde de çizgi film karakterlerinin bulunduğu büyükçe bir alan sizler karşılayacaktır.
Aynı zamanda Westernland ve Adventureland tematik eğlence parklarında da giriş yapabilirsiniz. Tüm gün giriş bedeli 7,400 Yen olan Tokyo Disneyland, pişman olmayacağınız bir deneyimi sizlere sunmaktadır.
Tokyo'ya Nasıl Gidilir
Birçok uluslararası uçuş Tokyo Narita Havaalanına gelecektir. Burası son derece modern, gelişmiş ve kocaman bir havaalanı. THY ile İstanbul Havalimanı'ndan haftanın her günü, yaklaşık 12 saat süren direkt uçuşlarla Tokyo Narita Havalimanı'na uçabilirsiniz.
Havaalanından Şehir Merkezine Ulaşım
Havalimanı, şehir merkezine 75 km uzaklıkta. Genel Bilgiler kısmında da söylediğimiz gibi; Tokyo pahalı bir şehir ve havalimanı-şehir merkezi arası mesafe uzun olduğu için tren ve metro hatlarını kullanmanızı öneririz. Havalimanından şehir merkezi Tokyo İstasyonu'na gitmenin en kolay yolu Terminal 1 veya 2'den hareket eden Narita Express'e binmek. Ortalama 1 saat süren tren yolculuğu ile Tokyo İstasyonu'na ulaşmak mümkün. Bilet fiyatı 3.000 JPY (25 USD) tutuyor.
Ayrıca, Terminal 1 veya 2'den Keisei Skyliner trenine binerek yarım saatte Nippori İstasyonu'na gidebilir, buradan Yamanote Line ile aktarma yaparak yarım saatte Okachimachi İstasyonu'na varabilirsiniz. Okachimachi İstasyonu'ndan Oedo Line'a binerek 10 dakikada Shinjuku İstasyonu'na gidebilirsiniz. Dilerseniz, havalimanından hareket eden shuttle servisi ile 26 USD karşılığında, ortalama 1,5 süren bir yolculukla şehir merkezi Ginza İstasyonu'na ulaşabilirsiniz.
Tokyo'da Ulaşım
Tokyo'da ulaşım işiniz çok rahat. Çünkü şehirde inanılmaz bir metro ve tren ağı mevcut. Bulunduğunuz bir noktadan başka bir noktaya ulaşım çok konforlu. (Tabiki belli başlı Japonca kelimeleri öğrenmekte fayda var)
Şehir içinde ulaşımda kesinlikle metro sisteminden vazgeçmeyin. Metro sistemi her yere ulaşıyor. Sadece sistemi bilmeniz gerekli. Neredeyse bütün demir yolları birbiriyle bağlantılı. Zaten Japonya'da herhangi bir demiryolu olan yere gitseniz, başka bir ulaşım aracı kullanmadan istediğiniz yere ulaşmanız mümkündür.
Tokyo Metrosunda 3 tane bilmeniz gereken hat türü var; JR hattı, Metro Hattı ve Özel Hatlar. Bunların en çok kullanılanı JR hatları. Bu hat haritada siyah beyaz gösterilen çizgiler ve daha çok uzun mesafeler için kullanılıyor. Mesela Havaalanı ile merkez arasında JR hattı var. Ulaşımı her yere en kolay olan hat Yamanote hattı. Bu hat çember şeklinde popüler yerlerde arasında dolanıp durur.
Metro ise harita üzerinde gördüğünüz rengarenk kısım. Bu hatların neredeyse hepsi birbirine bağlıdır ve istasyondan çıkmadan diğerine aktarma yapabilirsiniz. En çok kullanacağınız metro hatları ise şu şekilde olacaktır;
Ginza Line (Turuncu), Oedo Line (Magenta) Asakusa Line (Pembe), Shinjuku line (Fıstık yeşili)
Metroda kime sorsanız istasyonun ismini sizi alıp götürür gösterir yardımcı olur. O konuda endişelenmenize gerek yok.
Eğer JR Pass satın aldıysanız ve Tokyo'da aktive ettiyseniz şehirdeki tüm JR Tren hatlarını ayrıca bilet almadan ücretsiz kullanabilirsiniz ve Tokyo genelinde birçok ana bölgeye (Shinjuku, Shibuya gibi) bu hatları kullanarak ulaşabilirsiniz. Passinizi istasyonlardaki turnikelerin yanındaki görevliye göstererek geçmeniz yeterli.
Eğer JR passiniz yoksa ve gün içinde 3'den fazla kez metroyu kullanacaksanız, ki Tokyo gibi baya büyük bir şehirde çok yüksek ihtimalle kullanacaksınız, en uygun seçenek 1, 2 ya da 3 günlük seçeneği olan ve bu süre boyunca sınırsız bir şekilde Tokyo Metro hatlarını kullanabileceğiniz Tokyo Subway Ticket'i satın almak. (3 günlük alırsanız daha da uyguna gelir). Şöyle söyleyelim, metroda gideceğiniz mesafeye göre ücret değişiyor ama tek yön, tek kullanımlık metro bileti 150-200 Yen civarı. 3 günlük pass ise 1500 Yen, yani günlüğü 500 Yen'e geliyor. Bu durumda günde 3'ten fazla metroyu kullandığınız takdirde Subway Ticket' almak zaten direkt çok daha uyguna gelmiş oluyor. Bilet ilk kullanım saatinden itibaren geçerli olmaya başlıyor. Yani salı günü 1 günlük bilet aldınız diyelim. İlk kez Çarşamba saat 14:00'te kullanırsanız, Perşembe saat 14:00'e kadar istediğinizi yapabilirsiniz. Bu pass JR hatlarında ya da diğer özel hatlarda geçerli değil. Bu hatları kullanacak olursanız ayrıca bilet almanız gerekiyor. Şehirde bazı noktalara (örneğin muhtemelen gitmek isteyeceğiniz yerlerden biri olan Teamlab Borderless) yalnızca JR ya da bu özel hatlardan biri gidiyor ama bunun gibi 3-4 nokta haricinde biz tüm gezi boyunca yalnızca Tokyo metro hatlarını kullanarak istediğiniz yere ulaşabileceğiniz için bu pass en mantıklı seçenek.